Bu kitabı
okuyalı yaklaşık 2 ay oluyor ama yorumlamak bugüne kısmetmiş. Öncelikle bu
kitabın yeri bende ayrı. İlk defa kendi isteğimle okuduğum bir Türk yazarın
kitabı olma özelliği taşıyor. Tabii ki rafta görüp 'Aaa bu kitabı alıp
okumalıyım' demedim. Tüm arkadaşlarım sırayla okuyunca ve çok beğendiklerini
söyleyince bende bir şans vereyim dedim.
Kitap Ahmet ve Mehmet adındaki iki kardeşin hikayesini anlatıyor. Yani Kitabın ismi buradan geliyor. (Benim aklıma direk Kızkardeşimin Hikayesi filmindeki olaylar gelmişti ama alakası yok kitapla :P) Kasabada gerçekleşen bir cinayet yüzünden taa İstanbuldan gelen genç bir gazetecinin merakı Ahmey Beyin ilgisini çeker -Ahmet dediğimiz adam baya yaşlı bir insan oluyor - ona kardeşinin hikayesini anlatmaya başlar. Mehmetin hikayesini öğrenmeyi çok isteyen gazetecimiz bir yandan cinayeti araştırır bir yandan da Mehmet'in hikayesini öğrenmek için Ahmet Beye katlanır.
Kitabın devamında gerçekten çok merak edeceğiniz olaylar var ve sürekli acaba kim işlemiş cinayeti diye merak etmekten, Mehmet'in hikayesinin sonu nereye varacak diye bir sürü teoriler üretmekten kitabın nasıl bittiğini anlamıyorsunuz.
Sakın
kitabı gerilim-cinayet tarzında bir şey sanmayın. Zülfü Livaneli gerçekten
sıkmadan, bunaltmadan bir kitap yazmış ve güzel bir kurguya sahip. Asla tahmin
edemeyeceğiniz bir sonla bitirmiş. Kitabı okuyupta 4'ten aşağı puan
verebileceğinizi sanmıyorum. Kampanya döneminde birkaç kitabını birden almayı
düşünüyorum.
Yayınevi: Doğan Kitap
Sayfa Sayısı: 330
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz onaylandıktan sonra gözükecektir :))